Son 10 yıllık dönem içerisinde, siber suçlar devlet güvenliği
açısından ana tehdit unsuru olarak önemli bir sıçrama yaptı. Ciro, hem
sıradan suçları etkileyerek hem de organize suçlar ve siber suçlar
arasında yaratılan ve ayırt etmeyi imkânsız hale getiren ortaklıklar ile
tahmin edilemeyecek rakamlara ulaştı.
Suçlular gruplar halinde, karmaşık siber dolandırıcılık vakalarında
destek almak için siber suçlulara para ödemeye ve tam tersi olarak da
siber suçlular majör suç kartelleri ile kendi suç faaliyetlerini
birleştirerek kazanımlarına yeni yatırımlar yapma fırsatı yakalamaya
başladılar. Görüldüğü üzere suçun sınırları yok ve toplumun her kesimine
kontrolden çıkmış bir yangın gibi ilerlemeye devam ediyor. Kişisel
bilgiler, bankacılık vb. gibi hassas bilgilerin çalınması için kötü
amaçlı yazılım geliştirme ve dağıtma gibi alışılmış siber suç
faaliyetlerine ek olarak ortaya çıkan yeni bir fenomen; siber
dolandırıcılık ve hack hizmetlerinin sanal para sistemi ile satışı, kara
para aklamada çok önemli bir unsur haline geldi.
Çok sayıda araştırmanın yanı sıra yasal kaynak ve gizli servislere
ait raporlara göre, kara para aklamada Bitcoin denilen bir çeşit dijital
para birimi kullanılıyor. Her ne kadar bu fenomen ile sanal para
birimleri ve dinamiği hakkında çok az bilgiye sahip olunsa da Bitcoin’in
olası yükselen bir tehdit olduğu şüphe götürmez bir gerçek. Oyun
platformları ve dijital topluluklar da para aklama için birçok fırsatlar
sunuyor. Bu kanalları kullanarak reel para birimlerinin herhangi bir
gözetim mekanizmasına takılmadan sanal kredilere dönüştürülmesi mümkün.
Para aklama işleyişini oluşturan başlıca 3 farklı aşama hakkında bilgi
sahibi olmak bu döngünün anlaşılması için temel oluşturuyor.

Bu aşamalar;
Yerleşim; yasadışı fonların sanal bir dünyadaki
banka hesaplarında hareketler oluşturarak veya devralma servisleri ile
finansal bir sisteme tanıtılması eylemi.
Katmanlama; Yasadışı fonların finansal bir sistem
içerisinde transfer ve dispersiyonu. Bu sıradan finansal sistemlerde,
bankalar ve şirketler gibi çoklu aktörleri kapsayan karmaşık
hareketlerin kullanılmasıyla mümkün olurken, sanal dünyada ise bir dizi
bilinmeyen işlem ile sanal para transferi yapmak oldukça kolay bir
operasyondur.
Entegrasyon; En kritik aşamalardan biridir.
“Temizlenmiş” fonlar ekonomik sisteme tekrar tanıtılarak, genellikle
meşru işlerde yeniden bir yatırıma çevrilir.
Siber alanda içe ve dışa olan finansal akışın kontrol edilememesi,
sanal para birimi geri kazanım operasyonlarını son derece verimli hale
getirirken kanıtlanmasını ise çok kılıyor. Ayrıca siber aklama fenomeni
için herhangi bir yaklaşım düzenlemesinin olmaması da göz önünde
bulundurulmalı.
“Bitcoin” ile birlikte “Linden Lab’s Second Life” (Linden Dollars)
sanal para birimleri, gerçek para ile sanal para birimleri arasındaki
dönüşümün nasıl olduğunun 2 geçerli örneği. Second Life para aklamada
öncü olarak kabul edilse de 2011′in ikinci yarısındaki tahmini dünya
para aklama değerleriyle karşılaştırıldığında analiz edilen hacim hala
sınırlı miktarda kalıyor. Second Life tarafından elde edilen Linden
Dollar’ın 2011 yılı içerisindeki toplam miktarı 30 milyon dolar
civarında.
Anonim işlemler ve bu işlemlerin anında gerçekleşiyor olması Bitcoin
gibi sanal para birimlerinin önemli imtiyazları. Bu camia geçen zamanla
birlikte hızla büyürken ayrıca sanal para ile ödeme kabul eden meşru
şirketlerin sayısı da aynı oranda artıyor. Bitcoin, geniş çaplı yeraltı
toplulukları ve Tor gibi anonim networklerin yaygınlaşmasıyla
popülerliğini her geçen gün arttırıyor. Bu sanal dünyanın üyeleri kolluk
kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen her çeşit denetimden uzak kalmak
maksadıyla sanal para birimlerini benimsemeyi kabul etmiş durumda.
Derin internet yasal olsun yasa dışı olsun her türlü hizmet ve avantajı
elde etmenin mümkün olduğu bir pazar olarak tanımlanabilir. Bu pazarın
bir parçası olan Silk Road üyelerinin gerçekleştirdiği işlemlerdeki
patlamayla etkileyici bir yükselme gösterdi.
Yapılan ilginç bir araştırmaya göre; derin internetin en ünlü kara
pazarlarından olan Silk Road sadece ilaç satışlarından yıllık 22 milyon
dolarlık bir rakam elde ediyor. Satışlardan elde edilen aylık toplam
tutar 1.9 milyon dolara ulaşmakla birlikte, bir diğer inanılmaz detay
ise Silk Road operatörlerinin aylık 143.000 dolara ulaşan komisyon
miktarları olarak sayılabilir. Araştırma, yıllık 22 milyon dolarlık
satış yapan pazarın, komisyonunu 6 ay öncesinden bu rakamın iki katına
çıkardığının altını özellikle çiziyor.

Rakamlar,
sanal para birimi kullanımındaki ciddi yansımaları teşvik edici olacak
ki, kara para aklamak için kendilerine yeni kanallar araştıran suçlu
gruplar için gitgide çekici bir hal alıyor. Her ne kadar işlem hacmi
gerçek manada kanunun uygulanması ile ilgili olmasa da, FBI öncelikle
yasadışı mali faaliyetlerde bulunabilecek suçlu grupların Bitcoin
ağların difüzyonundan endişe duyuyor. Wired’ın Bitcoin sistemiyle ilgili
FBI tarafından hazırlanmış, “Bitcoin Sanal Para Birimi: Yasadışı
Faaliyetlerin Saptanması için Bariz Zorluklar Sunan Benzersiz
Özellikler” başlığı altında gizlilik özelliği bulunmayan bir doküman ele
geçirmişti. Bu raporda özellikle şüpheli işlem kayıtlarından bilgi
edinmenin zorluğu ve bu işlemleri gerçekleştirenlerin izlenmesinin
imkansız olduğu üzerinde duruluyordu. Her bir Bitcoin karşılığının 12
dolara denk geldiği ve döngüdeki toplam Bitcoin sayısının 10.4 milyon
olduğu düşünüldüğünde karşımıza 118 milyon dolarlık siber suçlar için
gerçekten azımsanamayacak bir ekonominin çıktığı raporun öne çıkan
bölümlerinden.
Gerek merkezi otorite gerekse diğer kontrol mekanizmalarının
eksikliği, siber suçlular tarafından otoritelerce düzenlenmemiş ve
izlenemeyen karmaşık transferler yapmak için kullanılan sanal para
birimleri ile gerçekleştirilen yeni ödeme metotlarını ideal kılıyor.
Para aklamadaki geleneksel yöntemler gelecek yıllarda kökten
değiştirilebilir. Sanal para birimi kullanılarak gerçekleştirilen kara
para aklamaya karşı verilen mücadele şeması karmaşık bir yapıda. Bu
konudaki düzenleyici otorite eksikliği ve sistemin mimari yapısı suç
faaliyetlerini izleyebilmeyi imkansız kılıyor. Hiçbir hükümet Bitcoin
kullanıcılarının yasalara uymasını zorunlu kılmayı başaramaz. Siber
suçluların sanal para kullanarak gerçekleştirdiği kara para aklama yolu
sayısız olmakla birlikte, benimsenmiş olan spesifik sanal para birimi
şemasına bağlı. Bunlar içerisinde en ünlü olanları Second Life ve
Bitcoin. Her iki durumda da aklayıcılar sahte bilgi kullanarak çok
sayıda sanal hesap oluştururlar. Bu hesap networkleri çok sayıda işlem
gerçekleştirmek için kullanılır. Aklayıcı, bu sanal dünya içerisinde
oluşturduğu hesapları aracılığıyla ürün ve hizmet alabilir. Son olarak
da tüm gelirlerini tahsildar olarak koruduğu bir alt hesap kümesine
yönlendirir. Bu aşamadan sonra artık toplanan fonlarını banka gibi
istediği herhangi bir finansal hizmetten çekebilir ve bu fonların
kaynağını izlemek imkansız olacaktır.
Sanal para biriminin gerçek para birimlerine dönüştürülmesi kritik
bir basamak. Aklayıcılar kolluk kuvveti kontrollerinden kaçınmak ve
kurtulmak amacıyla TOR

gibi
anonim yazılımlar kullanırlar. Günümüzde sanal para birimleri halen
düşük maliyetli işlemler için kullanılıyor. Fakat elektronik ödeme
sistemlerinin kullanımında da makul bir artış olduğunu tahmin etmek
oldukça kolay. Önümüzdeki yıllarda yeni ödeme sistemlerinin tanımlanması
kuvvetle muhtemel ve tabi ki bu yöntemlerin suçlular tarafından
kullanım oranları da aynı oranda artacak. Bu nedenle kara para aklama
fenomenine karşılık olarak global olarak tanınan bir düzenlenmenin
tanımlanması kesinlikle gerekli.