Statik ve Dinamik Modüllerin Farkları:
SRAM: Static Random Acces Memory olarak
adlandırılır. Bu RAM modülünde her bit
için iki transistor kullanılır. Burada
devreye akım sağladığı müddetçe bilgiler kaybolmaz. İki transistorun kullanılmasının sebebi ise
ikinci transistorun birinci transistorun çıkışını kontrol etmesidir. SRAM’ ler 20 nanosaniyelik bir hıza
sahiptir. Pipelined Burst SRAM olarak
adlandırılan yeni türler ise 4.5 – 8 nanosaniyelik hızlara sahip olmaları ile
birlikte 133 Mhz bir frekans hızında çalıştırılıyor.
SRAM’ de 3-1-1-1 zamanlaması kullanılır. Yani bellekten herhangi bir adrese
ulaşmak için geçen zaman 3 olarak gösteriliyor.
Adrese ulaştığında adres için de bilgilere ulaşmak için ayrı bir zaman
gerekiyor o da 1 olarak gösterilir. 66 Mhz’ lik sistemlerde 3-2-2-2 zamanlaması
tercih edilir. Neticede SRAM hızlı ve
pahalı olmasından dolayı genellikle cache bellek olarak kullanılır.
DRAM: Dynamic RAM her bir bit
için tek bir transistor kullanır. SRAM’
a göre daha ucuzdur. Bunun nedeni daha
az sayıda transistor ile çalışma ve karmaşık bir yapı içermemesidir. Bu bellek modülünde çok basit bir teknik
kullanılır. Transistordan akım
geçtiğinde bilgi 1 değerini alır.
Tersi bir durumda ise bilgi 0
değerini alır. Yalnız bu süre çok kısa
olduğu için transistorun sürekli olarak tazelenmesi gerekiyor. SRAM’ e göre kıyaslandığında DRAM yavaş
kalıyor. DRAM’ ler genellikle bellek
chip’ lerinde kullanılır. Üzerindeki
numaralarla bu ürünlerin hızlarını belirliyor.
Burada sayının küçük olması belleğin hızlı olması anlamına geliyor. Yalnız dikkat dilmesi gereken bir konu ise
aynı sistemde kullanılacak bellek chip’ lerinin aynı hızlara sahip olması. Aksi taktirde sistemde ciddi performans
kayıpları meydana gelir.
Ram Modüllerin Çalışma Mantığı:
İşlemciler
işlemlerini bellekler aracılığı ile gerçekleştirirler. Burada belleğin görevini bir not defteri
olarak düşünebiliriz. Yani yapılacak
işler ilk önce belleğe aktarılır.
Sonraki iş ise bilgileri saklamak amacı ile sabit diske kayıt
etmek. Bilgisayar kapatıldığında
bellekteki bilgilerde otomatik olarak silinecektir. Sabitdiske aktarılan bilgiler bilgisayar
kapatıldığında bile bilgi kaybolmayacaktır.
Buna karşın sistem, bellekteki bilgilere sabitdiske göre daha hızlı
erişebilir.
RAS ve CAS:
Bellekteki Bilgilerin Okunması:
Bellek modüllerinin içinde birden fazla adres
yolu bulunur. Bu adres yolları istenilen
bilgileri bellek üzerinde aktarırlar.
Satırlar RAS (Row Access Signal), sütunlar ise CAS (Column Access
Signal) sinyalleri ile uyarılırlar. Bellek, onay sinyalini aldığında istenilen
bilgileri satırlar halinde BUS’ a yollar. Bu bilgi yollama işlemi bir STOP
sinyali alınıncaya kadar devam eder.
Bilgileri BUS’ a yollamanın avantajı tek tek yerine satırlar halinde
yollayarak önemli ölçüde zamana kazanmaktır.
Bellek Yuvaları:
SIMM: Single Inline Memory Module, bellek
modüllerini bir arada tutmak için kullanılan bir paketleme şekli. İlk SIMM’ ler 30 pin olarak piyasaya
sürülmüştür. Daha sonra pin sayısı 72’
ye yükseltilmiştir. Pentium sistemler 32
bit’ te çalıştıkları için SIMM’ lerin ikişerli gruplarda kullanılması
gerekiyordu. Bunun en büyük nedeni
Pentium sistemlerin 64 bit’lik bir data BUS’ ı kullanmalarıdır. SIMM yuvalarda modüller hafif eğik olarak
dururlar.
DIMM: Dual Inline Memory Module’ ler 168 pin’ lik modüllerden
oluşur. 64 bit’ lik iletişim
sağlayabildikleri için tek başına kullanılabilirler. Günümüzde en yaygın olan bellek modülü 3.3
voltluk DIMM’ lerdir. DDR uyumlu DIMM
yuvalarında ise 2.5 volt kullanılır.
SDRAM ve DDR RAM yuvalarının aynı pin sayılarında olmalarına rağmen, her
birinin kendisine ait yuvasının olduğu unutulmamalıdır. DIMM’ ler yuvalarına dik olarak takılırlar.
RIMM: 184 pin’ lik RAMBUS sistemlerin en
önemli özelliği ise modüllerin seri çalışmasıdır. Burada sinyal bir chip’ ten diğerine
iletiliyor. Sinyalin kesilmemesi için
bellke yuvalarının dolu olması gerekiyor.
Bu yüzden anakartlarla birlikte RAM modülüne benzeyen ama üzerinde chip
bulunmayan bir modül veriliyor. Bir
kanalda bulunabilen maksimum chip sayısı 32 ile sınırlıdır. RIMM yuvalarına belekler dik olarak takılır.
BELLEK TÜRLERİ
ROM: Rom
bellek anakart BIOS’ larında yer alırlar.
Eskiden BIOS, EPROM’ da (Electrically ProgRAMmable Read Only Memory)
yazılırdı. EPROM ile BIOS yazmak o kadar
değildir. Onun için özel bir cihaza
ihtiyaç duyulurdu. Silme işlemi de mor
ışıklarla yapılırdı. BIOS’ u değiştirmek
için önce sistemden EPROM’ u çıkarmak gerekir.
Mor ışığın altında tutulduğunda bilgi silinir ve özel bir cihazla da
EPROM yeniden programlanır. Günümüzde
flash bellekler kullanılmaktadır. Flash
belleklerde ise silme işlemi elektrik sinyalleri ile yapılır ve programlamak
için ekstra bir cihaza ihtiyaç duyulmaz.
Örnek olarak BIOS yeni bir sürümü ile değiştirilmek istendiğinde yeni
BIOS diskete yüklenir ve özel bir yazılım yardımıyla yenilenir.
CMOS:
Bir başka RAM türü ise CMOSRAM’ dir.
Complementary Metal Oxide Semiconductor olarak adlandırılan bu tür, sistem bilgilerini üzerinde barındırır. Verilerin silinmemesi için anakartta bulunan
pilden kendisini besler. Bilgisayarın
bazen konfigürasyonunu unutmasının sebebi CMOS’ un pilden beslenmemesinden
kaynaklanır. RAM bellke ile yanı
özellikte olan bu tür, pil ile entegre bir devrede bulunur. BIOS üzerinde yapılacak bir değişiklik
esnasında CMOS devreye girer ve bilgileri kaydeder.
CACHE : Bilgisayar teknolojisinin çook hızlı
bir şekilde gelişmesi, ayrıca günümüz yazılımlarının daha ayrıntılı ve komplike
hale gelmesi, bellek ihtiyacını da önemli ölçüde arttırıyor.bu yüzden daha
büyük bloklara daha az zamanda bilginin yazılması gerekiyor. durum bu şekilde olunca cache belleğin önemi
ortaya çıkıyor. Pentium öncesi
işlemcilerde 8K boyutunda cache bellekler kullanılıyordu. Bu bellkeler işlemcinin sıkça kullanıldığı
bilgileri sistemin belleğine gitmeden okuyorlardı. 2. seviye cache bellek yani Level-2-Cache
ortaya çıktığında bir önceki örnek Level-1-Cache olarak adlandırıldı. İşlemcilerin gelişmesi ile birlikte bu
bellekler de önemli ölçüde artmıştı. P
II işlemcilerle birlikte cache belleklerde bir değişime uğradı. Öyle ki günümüzde 256K ile 2048K arasındaki
büyüklüklerde cache bellekler bulunuyor. Cache bellekler sistem belleklerinden
önce bir yedekleme yaparak sistem performansını arttırıyorlar.
VRAM:
Video görüntülerini hızlı bir şekilde işlemek ve aktarmak için kullanılan bir
bellek türüdür. DRAM’ lerde tek bir
giriş/çıkış bulunur. Dolayısıyla iki
ayrı birim aynı anda belleğe erişemez.
VRAM’ lerde ise iki ayrı giriş/çıkış mevcuttur. Bu sayede görüntü bilgisini oluşturmak için
bir devre ve oluşturulan bilgileri monitöre yollamak için farklı bir devre
kullanılabilir. DRAM hücrelerinde toplam
bilgi akışı bant genişliği bandwich olarak adlandırılır. Yalnız VRAM’ in sahip olduğu çift port, bant
genişliğini ikiye katlamak yerine sadece biraz daha arttırıyor. Bant genişliğinin yüksek olması, yalnız
yüksek çönürlükteve çok sayıda rengin söz konusu olduğu durumlarda
geçerli. Düşük çözünürlüklerde VRAM’ in
ekstra bant genişliği çoğu durumlarda kullanılmaz.
WRAM : Windows RAM bellekleri, VRAM belleklerinin
daha gelişmiş bir çeşididir. WRAM lere
eklenen ek bellekler aracılığı ile bazı özel görüntü fonksiyonlarının daha
hızlı gerçekleştirilmesi sağlanır. Bu
devreler özellikle animasyon işlerinde yüksek performans sağlar. Diğer işlerde belirgin bir üstünlük
göstermez. WRAM bellekler Matrox görüntü
kartlarının bazı modüllerinde bulunuyorlar.
SGRAM
: Synchronous Graphics RAM, SDRAM’ in grafik tabanlı işler için
geliştirilmiş halidir. SGRAM, verileri
tek tek yerine blok halinde alıyor ve işliyor.
Bu sayede okuma ve yazma performansı önemli ölçüde artıyor. Dolayısıyla grafik kartının performansı da
doğru orantıda etkileniyor.
SDRAM : Synchronous DRAM adını taşıyan bu
bellek türü, sistem frekansı ile senkronik bir şekilde çalışıyor. İşlemcinin sahip olduğu sistem, saat frekansı
ile belleğin çalışma frekansının birbiri ile eşit çalışması için
ayarlanmıştır. Bu sayede belleğe giden
komutlarda bir hızlanma ve sistem performansında bir artış gözlenir. SDRAM bellekleri günümüzde en yaygın olarak
kullanılan modüllerdir. Bu modüller 3
türden oluşur;
- PC66
- PC100
- PC133
Buradaki sayılar bellek modüllerinin çalışma
frekansını belirler. Örneğin PC66 FSB
hızı 66 MHz olan sistemler için tasarlanmış bir bellek türüdür. PC133’ ler PC100’ lerin yerini almaya
başladılar. Bunun en önemli nedeni iki
model arasında fiyat farkının olmaması ve PC133’ lerin daha düşük FSB’ li
sistemlerde çalışabilmesidir.
DDR-RAM
: Double Data Rate olarak adlandırılan bu bellek türü bazı çevreler
tarafından SDRAM II olarak adlandırılır.
Bu bellek türü ilk olarak Nvidia’ nın Geforce chip’ li ekran kartlarında
ortaya çıkmıştır. DDR-RAM, SDRAM’ in
geliştirilmiş versiyonu olarak tanımlanır.
Bu bellek türünde çalışma frekansı çok daha yüksektir. Örneğin ekran kartlarının sahip olduğu 150
MHz çalışma frekansı bu bellek türü kullanıldığında 300 MHz’ ye çıkar. Piyasada bu türe ait iki türü vardır. Bunlardan 100 MHz hızında çalışan PC200
diğeri 133 MHz hızında çalışan PC266’ dır.
RAMBUS : RDRAM, Concurrent ve Direct RDRAM
olmak üzere 3 değişik üründen oluşmaktadır.
DDR SDRAM modüllerinde olduğu gibi RDRAM’ de düşen ve yükselen frekans
değerlerini veri iletişimi için kullanır.
Burada 8 bit’ lik bant genişliği sayesinde 400 MHz’ lik bir çalışma
frekansı elde eder. DDR-SDRAM ve SDRAM
bellek modülleri buna karşın 64 bitlik bir bant genişliğine sahiptir.
Concurrent RAMBUS, RDRAM modüllerinin daha
gelişmiş bir türüdür. Bu modülde küçük
ver bloklarının hızlı bir şekilde iletilmesi için bir protokol yer alır. Concurrent RAMBUS 600 MHz’ lik bir çalışma
frekansı ile 600 Mb’ lik bir veri transferi gerçekleştirebiliyor. Direct RAMBUS teknolojisi diğerlerine göre
daha yüksek bir transfer oranına sahiptir.
Direct RAM’ ler diğer modüller gibi aynı sinyal tipine sahip olmasına
karşın 16 bit’ lik bir RAMBUS kanalı ile 800 MHz’ lik bir frekansla
çalışır. Bu durumda tek bir Direct RAM
saniyede 1.6 Gbyte’ lik bir orana ulaşır.
Uyumlu bir anakartta 4 adet yuva olduğu düşünülürse maksimum bat
genişliği 6.4 Gbyte/saniyeye ulaşır.
0 yorum:
Yorum Gönder